Nazan, Bilge ile Osman'ın işleri nedeniyle İsveç'e gidiş tarihini erteler. Leyla Hanım ise bu sayede vize ve pasaport işlerini tamamlar. En sonunda gelin kaynana birlikte İsveç'in yolunu tutarlar. Karısı, geliniyle İsveç'e gidince yalnız kalan Hüsnü Bey, oğullarıyla birlikte bekarlığın keyfini çıkartır. Nazan Hanım'ın İsveç'te oluşu apartmanda da bir otorite boşluğu yaratır. Sabri Bey, aksilikleri fırsat bilip, yönetici vekili gördüğü Şükrü Bey'i sıkıştırır. Bu sırada Davut Usta'nın belinden rahatsızlanıp yataklara düşmesiyle, dükkânı idare etme işini üstlenen Halis ve amcaoğlu Galip, şehvetlerinin kurbanı olurlar. Dükkânı Yengeç Hüseyin'e emanet ederek, keyifli bir gün geçirirler. Üzerine de tatlı yiyip, dükkâna döndüklerinde tatsız gelişmelerle karşılaşırlar. Çünkü olayı öğrenen Davut usta ve Ulrike hanım öfkeyle onları dükkânda beklemektedir.